Bir insan toplumda yaşar ve yerleşik kanonlara ve davranış kurallarına karşı çıkmak çok zordur. Onlara uyum sağlamaya değer mi yoksa kendi ilkelerinizle yaşamak tamamen mümkün mü?
![Image Image](https://images.culturehatti.com/img/kultura-i-obshestvo/80/dolzhen-li-chelovek-prisposablivatsya-k-obshestvennim-usloviyam.jpg)
İnsanlar arasında doğuyoruz, aralarında yaşıyor ve ölüyoruz. Bu kaçınılmaz yaşam çarkı, nadir durumlar hariç, her insan için doğaldır. Bu nedenle çocukların sosyalleşmesine çok dikkat edilir, böylece ilk yıllardan itibaren insanlar toplumda yaşamayı öğrenir.
Çocuk sosyalleşmesinin önemi
Tüm makul ebeveynler çocuklarına başkalarıyla nasıl etkileşim kuracaklarını öğretmeye çalışır. Bu olmadan, mutlu ve sadece normal bir gelecek hayal etmek imkansızdır. Zaten yetişkin olan toplumun yasalarına göre yaşamıyorsanız, kaçınılmaz olarak psikolojik sorunlara, iş eksikliğine, arkadaşlara ve aileye yol açacak olan toplumdaki yerini alamaz.
Bebek doğası gereği ne kadar isyancı olursa olsun, belirlenmiş kurallara dikkat etmelidir. Ve bu ebeveynlerine öğretilmelidir.
Çocuk sadece başka insanlarla etkileşim yoluyla kişiye dönüşür. Önceki nesillerin deneyimlerini öğrenir, farklı şeyler hakkında görüşlerini oluşturur, bu da genel olarak kabul edilen normlardan büyük ölçüde etkilenir.
Peki ya sosyal "oyunun kurallarını" kabul etmezseniz?
Bir kişi genel kabul görmüş ilkelere aykırı olan kendi kurallarına göre yaşıyorsa, diğer insanlar onu en iyi şekilde mahvedecektir. En kötüsü, kolluk kuvvetleriyle uğraşmak zorunda kalacak.
Ancak bir kişi hiçbir şeyi ihlal etmese bile, bazı vakıfların hüküm sürdüğü bir dünyada hala zor zamanlar geçirecektir. İnsanlar herkese karşı olanları sevmezler.