"Kendinizi burnunuzdan kesin" ifadesi, muhatabın uzun süre bir şeyler hatırlamasını istediği durumlarda kullanılır. Ve yüzün olağanüstü kısmının kesinlikle onunla hiçbir ilgisi yok.
![Image Image](https://images.culturehatti.com/img/kultura-i-obshestvo/87/pochemu-govoryat-zarubi-sebe-na-nosu.jpg)
Hatıra plaketi
Eski zamanlarda köylüler bir mektup ya da hesap bilmiyorlardı. Biri diğerinden birkaç torba tahıl veya un ödünç almasını isterse, not alamaz veya makbuz alamazlardı. Ve böylece hesaplamada herhangi bir anlaşmazlık olmayacaktı, ödünç alan beraberinde “burun” adı verilen uzun bir ahşap plaket getirdi.
Bu plaka üzerinde, ödünç alınmış torba sayısına göre enine çentikler yapıldı, daha sonra plaka yukarıdan aşağıya doğru ayrıldı ve her bir sol yarıda çentiklerle ayrıldı. Borçlu çantaları iade etmeye geldiğinde, işlemin her iki tarafı da burnun yarısını birlikte katladı. Çentikler çakışırsa ve torba sayısı çentik sayısına eşitse, bu köylülerden birinin hiçbir şeyi unutmamış veya karıştırmamış olması anlamına geliyordu.
Aynı gelenek ortaçağ Avrupa'da da vardı. Çek Cumhuriyeti'nde, örneğin, 15-16 yüzyıllarda. Innkeepers yaygın olarak kullanılan özel çubuklar - uygulandıkları "kesimler", ziyaretçiler tarafından içilen veya tüketilen içeceklerin miktarına bir bıçak işareti ile "keser".
eşadlılık
"Burnunuzu doğrayın" ifadesindeki "burun" kelimesi, koku organı anlamına gelmez. İşin garibi, "hatıra plaketi", "notlar için etiket" anlamına geliyor. Tabletin adı açıkça eski Slav fiilinden "taşıma" dan geliyor - böylece çentiklerden faydalanmayacak, bu tabletin her zaman onunla taşınması gerekiyordu. Ve hiçbir şeyi unutmamanız veya karıştırmamanız tavsiye edildiğinde ve derler ki: "Burnunuzdan kesin!"
Buna ek olarak, "burun" sözcüğü daha önce teklifler, rüşvetler anlamında kullanılmıştır ve eğer birisi bu burnun amaçlandığı kişiyle aynı fikirde olamazsa, tahmin edebileceğiniz gibi bu talihsiz kişi o burunda kaldı.
Böylece, "kendi burnunu kes" ifadesi bugüne kadar yaşıyor ve orijinal anlamı anlamını yitirdi.